Anasayfa , Avrupa , İsveç Öğretmenler Federasyonundan Eğitim Sen’li öğretmenlere destek

İsveç Öğretmenler Federasyonundan Eğitim Sen’li öğretmenlere destek

İsveç | 22.06.2020 | İsveç Öğretmenler Fedarasyonu, Eğitim Sen üyesi öğretmenlerin çalışma ve yaşam koşullarını araştırarak İsveç kamuoyunun gündemine getirdi.

İsveç Öğretmenler Fedarasyonu, AKP Hükümeti’nin baskıları altında görevlerini yapmaya çalışan Eğitim Sen üyesi öğretmenlerin çalışma ve yaşam koşullarını araştırarak İsveç kamuoyunun gündemine getirdi.

Gazeteci Maria Bohlin, geçtiğimiz hafta Türkiye’ye giderek Eğitim Sen ve KESK üye ve yöneticileriyle görüştü ve izlenimlerini İsveç Öğretmenler Federasyonunun yayın organında paylaştı.

Makalede Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu’nun (ITUC) Türkiye’yi sendikal hak ihlallerin en fazla yaşandığı 10 ülke arasında gösterdiğine dikkat çekildi.

Türkiye’de 2016 yılının temmuz ayında gerçekleşen darbe girişiminden sonra durumun giderek kötüleştiği, olağanüstü halin ilan edilmesinden sonra çıkartılan yasalarla devletin yetkilerinin arttırıldığı belirtildi.

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komiseri’nin hazırladığı raporda darbe girişiminden sonra aralarında binlerce öğretmenin de yer aldığı 150 bin kişinin işine son verildiği bilgisi paylaşıldı.

MİSİLLEME KAYGISINDAN DOLAYI SENDİKALARA YÖNELİM AZ

Türkiye’de sendikaların çok zorlu bir mücadele verdikleri belirtilen makalede “KESK’in temsilcileri, kuruluşlarının liderleri tutuklanıp “terör örgütleriyle iş birliği” yapmakla suçlanıyorlar. Misilleme kaygısından dolayı rejimi açıkça eleştiren sendikalara daha az sayıda kişi üye olma cesareti gösterebiliyor” denildi.

Görüşmelerden şöyle aktarımlarda bulunuldu:

Ankara’da görevli Eğitim Sen’in bir yetkilisi, “Biz iş yaşamında haklarımız için mücadele ediyoruz ama insan hakları ve demokratik toplum için de… Hâlâ insanlar mesnetsiz olarak terörist olmakla damgalanıyor” dedi.

TÜM HAKLARINI KAYBEDİYORLAR

KESK’de görevli bir yetkili de, “terör örgütü” üyesi olarak damgalanaların prensipte tüm vatandaşlık haklarını kaybettiğini, pasaportuna el konulduğunu, işinden atıldığını ve resmi kurumlarda çalışmasının yasaklandığını söyledi.

Devletin misilleme yapmasından korkan özel şirketlerin de “terörist” olmakla suçlananlara iş vermeye cesaret edemediklerini belirtti.

Eğitim Sen’in 7 yöneticisiyle KESK’in Ankara’daki lokalinde bir araya geldiklerini söyleyen Gazeteci Maria Bohlin, “Hepsi oldukça iyi eğitimli ve siyaset bilimi, hukuk, İngiliz edebiyatı ve iletişimde vb. doktora yapmış. Bir kişi dışında tamamı işten atılmış. Bazıları cezaevlerinde yattı, diğerleri de mahkemelerin kararını bekliyor. Onlar kendilerine yapılanları, siyasi sistemin halkı felçe uğratmak için nasıl baskı yağdırdığını anlatıyorlar” dedi.

Aktif bir Eğitim Sen üyesinin sadece öğretim üyelerinin değil rektörlerin de yoğun baskı altında olduklarını belirttikten sonra “İş güvenliğinin olmaması büyük güvensizlik yaratıyor. Pek çok üniversitede rektörlerin yerlerine hükümetin istediği isimler atanıyor” şeklinde konuştuğu aktarıldı.

Öğretim üyelerinin işten atılmalarının sürdüğüne dikkat çeken bir öğretim görevlisi, işyerindeki ortam için “Benim işyerim bu ara soğuk ve suskun. Pek çok kişi işten atıldı ve bizler artık bir birimizle konuşmaya cesaret edemiyoruz. Herkes bir başka meslekdaşının ihbarından korkuyor. Derse giriyoruz ve daha sonra hiç kimseyle konuşmadan uzaklaşıyoruz. Sanki mezarlıktaymışız gibi” ifadelerini kullandı.

Bir başka öğretmen de, sistemin kendi “ihbarcı öğrenciler” yarattığına dikkat çekerek, “Bu büyük bir oto sansür yarattı. Ailelerimizi geçindirememek ve işten atılma riski varken nasıl özgür ve eleştirel düşünceleri öğretebiliriz? Kullandığımız her sözü tartıyoruz” dedi.

Murat KUSEYRİ
Stokholm

Evrensel