ATİK Online Birlik Mücadele Zafer!
FRANSA | 13.10.2017 | Paris’te 13 Kasım 2015’te düzenlenen saldırıların ardından yürürlüğe giren OHAL, altı defa uzatıldıktan sonra kalıcı bir hale getirilmesi için çalışmalar yürüten Macron hükümeti tarafından Ulusal Meclis’e sunulan tasarı 127’ye karşı 415 oyla kabul edilerek yasalaştı. Tasarıya, Emmanuel Macron’un kurucusu olduğu Cumhuriyet Yürüyüşü, Bağımsızlar ve Democratlar Birliği destek, merkez sağdaki Cumhuriyetçiler Partisi, aşırı sağcı Ulusal Cephe partisi ve sol partilere mensup milletvekilleri karşı çıktı. Ulusal kamuoyunda çeşitli tepkilerle karşılanan tasarı, OHAL’in getirdiği yetki ve kısıtlamaları kalıcılaştıracağı için kitle örgütleri, sendikalar ve insan hakları kuruluşları tarafından eleştirilere uğramaktadır. Özellikle tasarıda bulunan, “Terör tehdidi” ve “terörü övme” suçlamalarının soyut kavramlar olarak ortada durduğu, bu door suçlamalar ile insanların cezaya çarptırılamayacağı dile getirilmektedir. Yeni yapılacak düzenlemelerle; ev baskınları, aramalar, güvenli bölge oluşturulması, ev hapisleri, yürüyüş-miting yasaklamaları adli mercilerden alınarak bölge valiliklerine devredilmektedir. Yasaya göre, hâkim kararı, medkısksizin, teröre göz yummakla suçlanan ibadet yerlerinin kapatılmasına ve güvenlik güçlerin daha sık kimlikcontrolu yapmasına imkân tanıyor. Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Nils Muiznieks de Senato Başkanı Gerard Larcher’e hitaben bir mektup yazarak, “Terörle mücadele kapsamında yapılacak değişikliklerin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) içtihadına uygun olması gerektiğine” dikkati çekmişti. Tüm tartışmalara ve eleştirilere rağmen,
Bir diğer gündem ise sığınmacı ve göçmen yasasında yaşanması beklenen değişikler. Cumhurbaşkanı Macron, sığınmacı ve göçmen kabulü ile ilgili yapılacak değişiklerle Alman Model’inin benimseneceğini belirtti. Hali hazırda var olan yasanın güncellenmesi rectiğinin bir mecburiyet olduğunu söyleyen Macron, “Fransız modelini, Alman modeline göre uyarlayacağız. Ortak sorunlarımız var, daha etkili olması açısından yasalarımızı da birbirine uygun hale getirmeliyiz “şeklinde bir açıklamada bulundu. 2018 yılının ilk aylarında yürürlüğe girmesini hedefledikleri bu yasada, köklü değişikler olacağının da sinyallerini vermiş oldu. Macron, “zamanında harekete geçmezsek aşırılık yanlıları kazanacak” şeklinde söylemi ile göçmen ve sığınmacıları bir kez daha hedef tahtasına oturtmaktan da geri kalmamıştır. “Düzensiz göçmen” şeklinde bir de tanımlama yapan Macron, bu düzensiz göçmenlerin sınır dışı edilebilmesi için, bu konuyu takip edecek bir büyükelkel görevlendirildiği de belirtti. Yine göçmen hareketlerinin takibi için bakanlıklar arası bir komisyon kurulduğu da açıklandı.
