Home , Haberler , Cumartesi Anneleri 864. Kez Adalet İstedi!

Cumartesi Anneleri 864. Kez Adalet İstedi!

HABER MERKEZİ | 17.10.2021 | Cumartesi Anneleri 864’üncü haftada, 1993 yılında yürütülen askeri operasyonda Diyarbakır ve Muş’ta gözaltına alındıktan sonra bir daha haber alınamayan 11 köylünün akıbetini sordu.

Gazete Karınca’nın haberine göre; Cumartesi Anneleri Kulp’ta kaybedilen 11 köylü için adalet çağrısında bulundu. Gözaltında kaybedilenler için yıllardır mücadele eden Cumartesi Anneleri, pandemi koşulları nedeniyle 864’üncü haftadaki açıklamalarını online olarak yaptı.
Bu haftaki eylemde 8-25 Ekim 1993 tarihleri arasında yürütülen askeri operasyonlar sırasında gözaltına alınan köylülerin akıbeti soruldu.
General Yavuz Ertürk Komutasındaki Bolu Tugayı tarafından yürütülen askeri operasyonda Kulp ve Muş’a bağlı dağınık köy ve mezralarda gözaltına alınan köylülerden 11’inden bir daha haber alınamamıştı.

Açıklamada ilk olarak konuşan Behçet Tutuş’un eşi Hanımşah Tutuş, “Koyunlarımızı ve ineklerimizi öldürdüler. Top ve tanklarla bizi eve soktular, dediler ki ‘evin içine ateş atacağız, sizleri de evin içine atacağız ve yakacağız’” sözleriyle yaşadıklarını anlattı.

“Ne malımız kaldı ne canımız, zulmettiler, öldürdüler onları” diyen Hanımşah Tutuş, erkeklerin on gün boyunca aç ve susuz bir şekilde bekletildiklerini aktardı.

Ardından basın açıklamasını İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri okudu. Yoleri, “AİHM mahkumiyetine, TBMM Raporuna, çok sayıda tanık beyanına rağmen beraatla sonuçlanan Kulp davasını bir kez daha hatırlatıyoruz” sözlerini kullandı. Askerlerin konuşlandığı Kulp Alaca köyü yakınlarındaki alana götürülen köylülerin iki hafta kadar süren operasyon boyunca burada tutulduğunu aktaran Yoleri, “Bu süre içinde aileleri onlara yiyecek götürdü. Köylülerden bazıları süreç içinde serbest bırakıldı. Operasyonun son gününe kadar tutulan 11 köylüden ise bir daha haber alınamadı” şeklinde konuştu.

Diyarbakır DGM’nin yürüttüğü soruşturmadan sonuç alınamadığını belirten Yoleri, “DGM Başsavcılığı etkin bir soruşturma yapmadan 29 Nisan 1997 tarihinde dosyada takipsizlik kararı verdi” dedi.

Yoleri, AİHM’Nin 31 Mayıs 2001 tarihli kararında Türkiye’yi, 11 kayıp köylünün ölümünden sorumlu olduğu ve etkili bir soruşturma yürütmediği için mahkûm ettiğini söyledi.
11 köylünün gözaltında kaybedilmesi ile ilgili maddi gerçeğin açığa çıkartılmasını isteyen Yoleri, bu suçtan sorumlu olanların cezalandırılmasını engellemeye yönelik uygulamalara son verilmesi çağrısında bulundu.