Warning: Cannot redeclare class Normalizer (previously declared in /home/sites/atik-online.net/public_html/wp-content/plugins/cloudflare/vendor/symfony/polyfill-intl-normalizer/Resources/stubs/Normalizer.php:5) in /home/sites/atik-online.net/public_html/wp-content/plugins/cloudflare/vendor/symfony/polyfill-intl-normalizer/Resources/stubs/Normalizer.php on line 20
ozgurgelecek.net – ATİK Online https://www.atik-online.net Birlik Mücadele Zafer! Wed, 16 Nov 2016 23:56:26 +0000 de hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.9 https://www.atik-online.net/wp-content/uploads/2015/09/cropped-atiknew2-32x32.jpg ozgurgelecek.net – ATİK Online https://www.atik-online.net 32 32 17 yıldır sonuçlanmayan intikam davasının duruşması bugün görülecek https://www.atik-online.net/blog/17-yildir-sonuclanmayan-intikam-davasinin-durusmasi-bugun-gorulecek Wed, 16 Nov 2016 23:56:26 +0000 http://www.atik-online.net/?p=47901 hasan_coban

H. Merkezi: TKP/ML-TİKKO davasından yeniden yargılanmasına karar verilen ve 17 yıldır işlemediği bir hükümden yargılanan ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü Küçük Hasan Çoban’ın ertelenen duruşması yarın (17 Kasım) görülecek.

1998 yılında bir aracın gasp edilmesi ve şoförünün ölümüne sebebiyet verme suçundan önce idam, ardından yasanın değişmesi ile de ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan Küçük Hasan Çoban’ın, dosyadaki ifadeler doğrultusunda araç şoförünün ölümüne sebebiyet verme suçundan sorumlu olmadığı ortaya çıkmıştı.

AİHM’in ihlal kararı ile yeniden yargılanmasına karar verilen Çoban, 7 ve 14 Ekim tarihlerinde ilk kez hâkim karşısına çıkabilmişti. Duruşmada sanık avukatlarının ayrıntılı savunmasına ve tanıkların Çoban’ın ölüm olayı ile ilişkisi olmadığı yönündeki beyanlarına rağmen mahkeme heyeti yeniden infazın durdurulması talebini reddederek mahkemeyi 17 Kasım Perşembe gününe ertelemişti.(ozgurgelecek.net)

]]>
Dersim’de esnaf 13 gerilla için kepenk açmadı https://www.atik-online.net/blog/dersimde-esnaf-13-gerilla-icin-kepenk-acmadi Fri, 21 Oct 2016 13:25:57 +0000 http://www.atik-online.net/?p=47160 masa_yasagini_kepenk_kapatarak_protesto_ettiler_h4193

H. Merkezi: Geçtiğimiz günlerde Dersim-Pülümür’de yaşanan çatışmada ölümsüzleşen 13 gerilla için bugün merkezde esnaf kepenk açmadı.

Pülümür Vadisi’nde 16 Ekim Pazar günü yapılan bombardıman ve ardından yaşanan çatışmada yaşamını yitiren 13 gerilla için Dersim esnafı kepenk açmadı.

Tüm esnafın katıldığı eylemde, kent merkezinde sadece fırın ve eczaneler açık. (ozgurgelecek.net)

]]>
Rakka hamlesi: Taktik işbirliği mi? Stratejik işbirliği mi? https://www.atik-online.net/blog/rakka-hamlesi-taktik-isbirligi-mi-stratejik-isbirligi-mi Thu, 09 Jun 2016 14:27:23 +0000 http://www.atik-online.net/?p=44810 rakka_hamlesi

Ortadoğu’da emperyalizmin paylaşım savaşının yarattığı bölgesel savaş, farklı dengeleri açığa çıkarırken; ABD emperyalizminin politik nüfuzunun sarsıldığı bir süreç yaşanıyor. ABD emperyalizmi yarım asırdır sürdürdüğü hakimiyetinin devamını sağlamakta zorlanıyor. ABD emperyalizminin sözcüleri tarafından sarf edilen “30’a yakın ülkenin sınırları değişecek” sözünün üzerinden çok zaman geçti. Bu süre içinde ABD dış politikasını onlarca kez değiştirmek zorunda kaldı. Özü aynı kalan fakat bir türlü biçimi tutmayan dış politika, denebilir ki, Suriye sorunu ile Ortadoğu’ya saplanıp kaldı. Bu saplanmanın ABD tarafından en kötü yanı, muhtemeldir ki, 21. yüzyıl stratejisi olarak belirlenen Avrasya stratejisinin uygulanmasının gecikmesi. Ama yine de dengelerin lehe kurulmadığı Ortadoğu’yu bırakmak bugün açısından yenilginin dünya üzerinde hegemonik bir güç olmanın kaybedilmesi ile eş anlamlıdır.

11 Eylül saldırılarının ardından Irak ve Afganistan’ı sorgusuz sualsiz işgal eden ama Suriye’de aynısını yapamayan ABD emperyalizminin karşısına politik, ekonomik güç olarak Rusya ve Çin emperyalizmi çıkmış ve bu çelişki Suriye sorunu ile derinleşmiştir. Buradaki en önemli paylardan biri de Esad’ı devirmenin piyonu iken, bugün ABD’nin bölgeye dair izleyeceği politikanın ayak bağı olan DAİŞ olmuştur.

DAİŞ üzerinden kurulan planların suya düşmesi tekfirci faşist çetelerin yarattığı sorun hem Şii grupların hem de PYD-YPG özgülünde Kürtlerin askeri-politik gücünü artıran bir etken oldu. Bu, bölgedeki dengeleri altüst ederken Suriye sorununun çözümünü bilinmez bir tarihe de gönderdi. Hegemonik bir güç olarak ABD emperyalizminin esas gündemi Çin ve Rusya emperyalizmini kontrol altında tutmak ve çevrelemek olduğundan, ABD, buna paralel Rusya’yı sıkıştırmak için Ukrayna krizini kullanırken Doğu Avrupa’ya füze ve savunma sistemleri yerleştirirken askeri varlığını da artırmaya başladı. Çin’i çevreleme politikası kapsamında en son atılan adım tonlarca kimyasal bomba (Napalm) yağdırdığı Vietnam’a uygulanan silah ambargosunun kaldırılması oldu.

Ancak yine de tüm bu çevreleme politikalarını güçlü kılacak olan, Ortadoğu’nun lehe olacak biçimde bir noktaya taşınmasıydı. Bu yüzden de tekfirci faşist DAİŞ’in bir sorun olarak ortadan kaldırılması adına ABD emperyalizminin ilk adımı Rakka operasyonu oldu. Bu operasyon, Ortadoğu’da Rusya’ya dönen politik ibreyi kendisine çevirmenin yanı sıra sarsılan politik nüfuzunu yeniden tesis etme gibi amaçlar da taşıyor. Sorunu yaratan ve çözümünün de kendisi olduğu imajı veren ABD, satranç tahtasında tek oyuncu olmadığını yakın zamanda Kobanê direnişi ve Rusya’nın manevraları ile görmüştü. Bu yüzden de satranç tahtasındaki manevralarına yeni yön verme zorunluluğunun baskısı altında, 250 askerle Rakka operasyonuna dahil oldu.

 

Rakka hamlesini nasıl yorumlamak gerekiyor?

Ortadoğu’da yaşanan çelişkileri düz mantıkla açıklamak, sınırlandırmak mümkün değildir. Ancak son süreçte Rakka operasyonu ile birlikte bu konuda sorunlu yaklaşımlar da yok değildir. Özellikle Demokratik Suriye Ordusu (QSD)’nin Rakka operasyonuna dahil oluşu üzerinden gerçekleştirilen kimi tartışmalar, yaklaşımlar oldukça dogmatik bir ele alışın ürünü olarak ortaya çıkıyor ve Rakka operasyonunda emperyalizmle taktik ilişkilenme olarak görülen durum baştan stratejik ilişkilenme olarak değerlendirilip, mahkum ediliyor. Emperyalizmle stratejik ilişkilenme bir hareketin devrimci, demokratik ve ilerici misyonunu hızla yitirmesi anlamına geleceğinden bu tür hareketlerle diğer devrimci ve ilerici güçlerin kurduğu ilişkilerin de bitme noktasına gelmesi kaçınılmazdır, olmazsa olmazdır.

Gelgelelim Rakka operasyonunda açığa çıkan ilişkilenmeye böyle bir ilişkilenme denilmesi mümkün mü? Rakka’ya dönük operasyonda QSD’nin öncülük etmesinin yanı sıra bu bileşenin ağırlıklı gücü olan ve buraya rengini veren YPG-YPJ’nin aslında bu hamlede aktör olduğu ve taleplerini dayattığı açıktır. Ortada bir “çıkar ilişkilenmesi” söz konusudur elbette ve Kürt ulusal hareketi cephesinden bu hamlenin anlamı rojava Devrimi’ni güvenceye almaktır. Çünkü Rakka ve çevresini DAİŞ’ten kurtarmak Rojava’yı koruma altına almak anlamına gelir. Hem TC hem Esad-Rusya işbirliği hem de ABD’nin bölgede kendileri açısından istikrar yakaladıkları ilk anda saldıracakları ilk mevzinin Rojava olduğu bilinen bir durumken, özelde bugün DAİŞ ve TC üzerinden Rojava düşmanlığı ve saldırganlığı sürerken Rojava’yı koruma için hamle yapmanın mantıklı olduğu açıktır.

İlişkilenmenin niteliğinin stratejik olduğuna dair henüz ortada bir veri yokken propagandayı buradan doğru ele almak devrimcilerin işi değildir. Elbette ABD ile kurulan ilişkilenmede PYD’nin zemininin kayması, ilişkinin “emperyalizmle işbirliğine” evrilmesi muhtemeldir. Ancak bu olasılık, bir bütün hamleyi mahkum etmeyi gerektirmez, aksine dengeleri iyi okumayı ve bu taktik ilişkilenmenin nerede stratejik bir duruma evrileceğini görmek gerekir. Şunu tekrar etmek gerekirse, ortada PYD’nin Rojava devrimini koruma kaygısıyla bir atılımı, hamleye katılımı mevcuttur.

Özetle Ortadoğu’da dengeler sürekli değişiyor ve bu süreçten kazançlı çıkmak için farklı taktikler, ittifaklar geliştiriliyor; PYD’nin bugün yaptığı budur. Daha önce Esad’la savaşmadıkları için “rejim taraftarı”, emperyalistler arası çıkar ilişkilerini kullandığı için “Rusya taraftarı” ilan edilen KUH, şimdi de DAİŞ’e karşı Rakka hamlesine katıldığı için “ABD emperyalizmi ile stratejik işbirliğine gidiyor” deniliyor.

Açık ki KUH’un bir stratejisi var: O da Rojava’da halihazırdaki kazanımları korumak. Çünkü bugün Rakka hattının kesilmesi Rojava’yı ciddi anlamda rahatlatacaktır. Gre Spi, Kobanê, Hesêkê ciddi anlamda tehdit altında hala. Rakka hamlesi üzerinden “emperyalizme biat” yorumu çıkarmanın altında şovenizm rüzgarının mutlaka etkisi var ancak yazı bununla ilgili olmadığından taktik-strateji arasındaki fark üzerinden tartışmak yeterli olacaktır.

Kaynak:ozgurgelecek.net

]]>
Dersim: Pertek’te 3 tutuklama https://www.atik-online.net/blog/dersim-pertekte-3-tutuklama Thu, 26 May 2016 07:37:37 +0000 http://www.atik-online.net/?p=44410 anonim

Dersim: 23 Mayıs günü Pertek ilçe merkezi ve köylerden sabahın erken saatlerinde ev baskınlarıyla 18 kişi gözaltına alındı. Özyönetim ilan etmek, anayasal düzeni ortadan kaldırmak ve örgüt üyeliği iddialarıyla yapılan operasyonda gizli tanık ifadesinin bulunduğu belirtildi.

Pertek’in Sağman Dersimi (Ardıç) köyünden ve 3 mezrasından 15 kişi olmak üzere, aralarında HDP Pertek ilçe eş başkanı ve köy muhtarının da olduğu toplamda 18 kişi ev baskınlarıyla gözaltına alınmıştı. Aynı gün 10 kişinin ifade işlemleri alınarak, bir kısmı Pertek jandarma karakolundan, bir kısmı da Pertek savcılığından serbest bırakıldı.

24 Mayıs günü savcılıkta ifade işlemleri süren 4 kişi, akşam saatlerinde serbest bırakıldı.

Diğer 4 kişi ise Pertek Jandarma karakolunda 2 gün boyunca hukuksuzca gözaltında bekletilerek, bugün savcılıkta ifadeye çıkarıldı.

3 kişi tutuklandı

Aralarında HDP Pertek ilçe eş başkanı ve Ardıç köyünden Özgür Gelecek okurlarının da bulunduğu 4 kişi tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi.

Çıkarıldıkları mahkemede Yasemin Fındık serbest bırakıldı. HDP Pertek ilçe eş başkanı Yusuf Makal, Özgür Gelecek okuru Leyla Elma ve Suat Sefer “örgüt üyeliği”, “ anayasal düzeni bozma” suçlamalarıyla mahkemece tutuklandılar. Tutuklanan 3 kişi Elazığ Hapishanesine sevk edildi.

Kaynak: www.ozgurgelecek.net

]]>
Partizan: İdealleri rehberimiz, isimleri kavga şiarımız olacak! https://www.atik-online.net/blog/partizan-idealleri-rehberimiz-isimleri-kavga-siarimiz-olacak Mon, 09 May 2016 05:50:20 +0000 http://www.atik-online.net/?p=43974

_1

H.Merkezi: 6 Mayıs günü Dersim Geyiksuyu Okurlar(Askesor) köyünde TC güçleri ile TKP/ML bağlı TİKKO gerillaları arasında çıkan çatışmada yaşamını yitiren Haydar Arğal(Sinan) ile Murat Tekgöz(Rıza) için bir açıklama yayımlayan Partizan “Her vadisinde, her koyağında ve her patikasında bir partizanın gülüşüne ve direnişe tanıklık ve yoldaşlık eden Dersim dağları 6 Mayıs gecesi iki yiğit partizanın karanlığı yırtan namlularının sesine tanık oldu! dedi.

“İdealleri rehberimiz, isimleri kavga şiarımız olacak!” denilen açıklamada şu sözlere yer verildi:

“6 Mayıs gecesi Dersim’de TC ile TKP/ML’ye bağlı TİKKO gerillaları arasında çıkan çatışmada iki halk savaşçısı, yaşamını iyiden ve güzelden yana ne varsa ona adayan iki yiğit devrimci; Haydar Arğal(Sinan)  ve Murat Tekgöz(Rıza) halkımızın bağrında yeşermek üzere toprağa düştü!  Geyiksuyu-Okurlar(Askesor) köyü kırsalında 6 Mayıs gecesi başlayan ve 7 Mayıs’a kadar devam eden çatışmada, iki Partizan yoldaşlarından devraldığı direniş bayrağını ardıllarına bırakarak Dersimin kalbine gömüldü!

Her vadisinde, her koyağında ve her patikasında bir partizanın gülüşüne, direnişe tanıklık ve yoldaşlık eden Dersim dağları, 6 Mayıs gecesi iki yiğit partizanın karanlığı yırtan namlularının sesine tanık oldu!

İki partizan, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idam sehpasına başı dik yürüdükleri ve devrime ve halka olan bağlılıklarıyla onurlu bir direniş armağan ettikleri 6 Mayıs şafağında, üç fidandan devralarak büyüttükleri direniş barağını, ardıllarına devrederek ölümsüzleşti!

Faşist diktatörlük, üç fidanı idam sehpasına göndererek Türk, Kürt uluslarından, çeşitli milliyet ve inançlardan, emekçi halkımızın bağımsızlık halk demokrasisi ve sosyalizm mücadelesini bastırabileceğini sandı. Ne var ki Haydar Arğal ve Murat Tekgöz’ün silah elde dağların doruklarında meydan okuyan direnişi bu çabanın ne kadar nafile olduğunu gösterdi!”

Açıklamada devletin kış boyunca baskılarını sürdürdüğüne değinilerek bu saldırıların T. Kürdistanı’na yönelik politikanın bir parçası olduğuna dikkat çekildi:

TC devleti geleceğin ve umudun taşıyıcılarını yok etmek adına özelliklede bu yıl boyunca yoğun hazırlıklar yaptı. Kış boyunca süren çeşitli bölgelerde köylülere yönelik gözaltı ve tutuklama ile baskılar; vadilere yapılan operasyonlar,  dağların bombalanması, yaylaların yasaklanması gerilla alanlarına dönük sistemli saldırıların bir parçası olarak yaşanmıştır.

Gelinen aşamada Mazgirt ve köylerinde sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi; devletin gerilla güçlerini yalnızlaştırma politikalarının birer parçasıdır. Şehir merkezinde adı konulmamış bir sokağa çıkma yasağı ve ablukanın yanı sıra gerilla alanlarına sürekli olarak operasyonlar düzenlenmiştir.

Bu süreç boyunca gerilla güçlerini yalnızlaştırmak için köylülere dönük yıldırma, korku salma politikalarının bir parçası olarak tutuklama furyası başlatılmıştır.

Dersim’de yaşanan bu sürecin Cizre’de, Sur’da Nusaybin’de, Silopi’de, Gever’de başlatılan özyönetim direnişine karşı devletin almış olduğu tavrın bir parçası olduğu açıktır.

 T. Kürdistanı’nın dört bir yanında Kürt ulusunun özyönetim talebine azgınca saldıran, direnişi bastırmak için yüzlerce insanı katleden, infazlarla, toplu katliamlarla, katledilen savaşçıların bedenlerine dönük yapılan işkencelerle devlet kin ve nefretini bir kez daha gözler önüne sermiştir.

Mitinglere yönelen canlı bomba saldırıları, Cizre’de bodrumlarda yapılan toplu katliamlar, sokak ortasında/evlerde yapılan infazlar silahlı mücadele ısrarına yönelik düşmanlığın açık göstergesidir.

Ezilen milyonların örgütlü güçlerine dönük bu saldırıların nedeni açıktır. Devrimci dayanışma zorunluluğunun açığa çıkardığı görevlere sarılan bütün devrimci, yurtsever güçlere yönelen bu saldırılar; dayanışma ısrarını kırmaya, halkımıza yönelen saldırılara karşı kurulan ortak barikatlara duyulan nefret ve kinin bir sonucudur.”

Açıklama şu sözlerle sona eriyor:

TC’nin korku nöbetlerine sebep olan baharın gelişi, halkımızı sarmaya çalışan karanlığın panzehridir. Tahammülsüzlük, kin ve nefretle saldıran TC’nin korkularını büyüten güçlerin direnişi tarihe not olarak düşmeye devam ediyor. Halk savaşçıları Haydar Arğal(Sinan) ve Murat Tekgöz (Rıza) toprağa düşmesi halkımızın acılarla bilenen öfkesini büyütmüştür.

Baharın öfkesi de büyüyerek gelmeye devam edecek, halk savaşçılarının sloganlarıyla yankılanan dağlar zafere giden adımları hızlandıracaktır.

Ezilen milyonlar nezdinde bugün Kürt halkına yapılan zulüm karşılığını almaya devam edecek.

22 Ekim gecesi Şahverdi’de yankılanan halk savaşçılarının sloganları bugün Geyiksuyu’nda yoldaşlarının sesiyle yankılanmıştır. Cengiz, Hakan ve Özgüç’e verilen kavga yeminleri Geyiksuyu’nda karşılığını bulmuştur.

Kürt halkına, işçi sınıfına, halk genliğine, kadınlara, LGBTİ’lere yönelik saldırıların karşılıksız kalmayacağının, halkımıza yönelen her saldırının bir karşılığı olduğunu iki halk savaşçısı son nefeslerine kadar çatışarak bir kez daha yinelemiştir.

Kanlarıyla kızıllaştırdıkları ve bugün yoldaşlarına devrettikleri kızıl bayrak daima ileri taşınacak, idealleri rehberimiz, isimleri kavga şiarlarımız olacaktır!

Devrim şehitleri ölümsüzdür

Haydar Arğal ve Murat Tekgöz Ölümsüzdür!” 

(www.ozgurgelecek.org)

]]>
Geyiksuyu’nda operasyon sürüyor: 2 TİKKO gerillası şehit düştü https://www.atik-online.net/blog/geyiksuyunda-operasyon-suruyor-2-tikko-gerillasi-sehit-dustu Sat, 07 May 2016 20:49:52 +0000 http://www.atik-online.net/?p=43966 tc_ordusu_ile_gerilla_arasinda_catisma

Dersim: Geyiksuyu’nda dün gece saatlerinden itibaren TC ordusu ile TİKKO gerillaları arasında çatışma yaşandığı ve operasyonun hala sürdüğü belirtiliyor. Yerel kaynaklardan edinilen bilgiye göre iki TİKKO gerillası şehit düştü.

Dersim Merkez’e bağlı Geyiksuyu bölgesindeki Okurlar Köyü mevkiinde dün gece saatlerinden itibaren TC ordusu tarafından karadan ve havadan operasyon başlatıldı.

Bölgede bulunduğu öğrenilenTürkiye Komünist Partisi/Marksist Leninist (TKP/ML) Türkiye İşçi Köylü Kurtuluş Ordusu (TİKKO)gerillaları ile gece boyu çatışmaların yaşandığı belirtilen operasyonun hala sürdüğü yerel kaynaklardan edindiğimiz bilgiler arasında.

İki gerilla şehit düştü

Çatışmalar sırasında 2 TİKKO gerillasının şehit düştüğü belirtiliyor. Gerillaların cenazeleri Elazığ Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.

Kaynak: http://www.ozgurgelecek.net

]]>